Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesine bağlı Fiskaya bölgesinde yer alan ve Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen Yunus Peygamber’in bir dönem yaşadığına inanılan mağara, son bir aydır özellikle Şanlıurfalıların ilgi odağı haline geldi.
TURLARA DAHİL EDİLMESİ GEREKEN BAŞKA ÇOK YER VAR
Mağaraya çoğunlukla kadınlardan oluşan 20-30 kişilik grupların geldiği ancak hiçbirinin profesyonel rehber eşliğinde gerçekleşmediği belirtildi. Mağaranın daha çok sosyal medya ortamlarında tanıtıldığı, vatandaşların izledikleri videolardan etkilenerek burayı ziyaret ettiği belirtiliyor. Şanlıurfalı ziyaretçilerden Halil İbrahim Sumak, gezmeyi ve fotoğraf çekmeyi çok sevdiğini belirterek, 'Daha önce adını duymuştuk, bazı internet siteleri ve sosyal medya platformlarında öğrenince görmek istedim. Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin'de turlara dahil edilmesi gereken çok yer var.' dedi.
MAĞARANIN BÜYÜLEYİCİ GİZEMİ
Dicle Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Arafat Yaz, "Diyarbakır surlarının oluşturduğu kalkan balığı görüntüsü, Hz. Yunus’un Fiskaya Mağarası hikayesi ve Dicle Nehri’nin bir araya gelmesiyle bu resim tamamlanmaktadır” diyor ve gözlemlerini şöyle anlatıyor:
"Hz. Yunus’un kaldığı Fiskaya Şelalesi’nin altındaki mağara, Dicle Nehri ile kalkan balığının kafası arasında, balığın ağız-burun kısmına denk gelmektedir. Yüz yıl önceki çekilmiş fotoğraflar ve günümüzdeki haline baktığımız zaman tam olarak bir balık görüyoruz. Neredeyse yüzde yüze varan bir benzerlik var. Balığın kafası iç kale, balığın gözü Amida Höyük'e denk geliyor. Balığın ağzı, burnu, solungaçları, kuyruğu, kuyruk sokumu, karnı, sırtı gibi detaylar kusursuz bir şekilde tam da olması gereken yerde görünüyor. Böylesine şaşırtıcı bir benzerliğe baktığımızda acaba bunu birisi bilerek mi yaptı yoksa tesadüfen mi bu şekil ortaya çıktı diye merak ediliyor. Fakat kalenin tarihine bakıldığında bu şeklin uzun bir süreçte, farklı dönemlerde ve farklı devletler tarafından kısım kısım yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu da kalenin bu şeklinin tesadüfen ortaya çıktığını göstermektedir. Şayet kale bir mimar tarafından planlı olarak balık şeklinde yapılsaydı anlamlı olurdu. Ancak kalenin binlerce yıllık bir süreçte, farklı devletler tarafından ve farkında olunmadan neredeyse kusursuz bir şekilde balık şekline dönüşmesi anlamlı olmanın ötesinde insanı hayrete düşürmektedir. Daha da ilginç olanı ise Hz. Yunus’un kaldığı mağaranın bu balığın ağız ve burun kısmına denk gelmesi, balığın etrafına dolanan Dicle Nehri’nin balığın suda olduğu izlenimini uyandırması, balık-su-Hz. Yunus’un kaldığı mağara bir arada düşünüldüğünde kutsal kitaplardaki Hz. Yunus’un balık tarafından yutulduğu hikayenin canlanması, resmedilmesidir. Hz. Yunus’un balık tarafından yutulma hadisesi Diyarbakır’ın toprağına tesadüfen nakşedilmiş görünmektedir."
Kaynak: mucadelegazetesi.com.tr/guneydoguekspres.com/baraj.com.tr
Yorumlar
Kalan Karakter: