''Futbol fena halde hayata benzer. Seher Gülel'in de hikayesi bu cümleyi özetler nitelikte. Defans oyuncusuydu. Ona en büyük çalımı forvetler değil, maddi sıkıntılar attı. Parasızlık onu yeşil sahalardan kopardı. Hayat onu yıllar sonra ÖZAK'taki direnişe taşıdı. Şimdi yine savunma hattında, markajında işçi hakları...''
Halk TVde bu ifadelerle tanıtılan Seher Gülel, Özak direnişinin sembol isimlerinden biri oldu. Seher yıllar önce Urfa Gençlikspor futbol takımında ve Gaziantep Gazikent takımında stoper olarak oynamış.
'Kadın denildiğinde herkes bir adım geride oluyor' diyen Gülel, kendi ayakları üstünde durmak adına yaklaşık 7 ay önce ÖZEK tekstilde işe başladığını söyledi ve sonrasındaki mücadelesini şöyle özetledi:
''Özak işçileri olarak kendi hür irademizle bize hiçbir destek vermeyen Öz İplik-İş’ten BİRTEK-SEN’e geçiş yaptık. Bu geçişten sonra fabrikanın çoğunluğu Öz İplik-İş temsilcileri tarafından tehdit edilmeye başladı. Bu tehditlere aileleri katarak özellikle kadın işçiler üzerinde baskı kuruldu. Bizi yarım, eksik düşündüler ama biz birlik olduk ve BİRTEK-SEN’de kalmaya devam ettik.
Hafta sonu BİRTEK-SEN’nin düzenlediği toplantıda bana söz hakkı verildi. Ben de Özak’ta kadınlara özellikle baskı yapan yöneticimizin adını geçirdim konuşmamda. Pazartesi işbaşı yaptığımda yanıma gelerek “Dün sen neredeydin” diye özel hayatıma müdahale etti. Daha sonra bana “Seher 6 ay deneme sürecindesin ona göre” diyerek beni tehdit etti. BİRTEK-SEN’den çıkma baskısı uyguladılar.
Biz kadınlar olarak bu zorbalığa karşı dik durduk ve birkaç gün sonra beni onaylanmış işte küçük bir ‘hata’yı öne sürerek işten çıkartacaklarının haberini aldım. Aradan 2 gün geçti. 27 Kasım 2023 Pazartesi günü sabah işten çıkarılacağımı öğrendim ve ben bunun iş bahanesi olduğunu dile getirdiğimde muhasebe müdürü bana "Sen istifanı ver ya da sicilini bozarız" diye tehditte bulundu. Buna itiraz ederek “Bu bir sendika savaşı, ben istifa vermiyorum” diyerek odadan çıktım.
Daha sonra içeri girmeme izin vermediler, eşyalarımı almak istedim, içeriyi arayarak gizlice eşyalarımı getirttiler. Çünkü onlar da biliyordu ki ben içeri girersem arkadaşlarım durumu öğrenip ayaklanacaktı. Beni kurban olarak seçtiler ama ben sessiz kalmadım ve işçi arkadaşlarım da buna sessiz kalmayarak benim yanımda durdu.
Bu sadece bizim direnişimiz değil, patron mağduru olan tüm işçilerin de hakkını savunmamızın direnişidir. Biz bu yola çıkarken söz verdik, bu sözümüzden geri dönmeyeceğiz. Bu mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz. Bir fabrikayı ayakta tutan işçilerdir ama işçiyi ayakta tutan bir sendika yoktu ve biz Özak işçileri BİRTEK-SEN’le birleştik, bu direnişte sonuna kadar gideceğiz.''
Yorumlar
Kalan Karakter: