Coşkun, şunları kaydetti:"8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, Kamu İşvereni’nin sunduğu teklife karşı; ortak tepkimizi göstermek, genel Merkezimizin Eylem Planı doğrultusunda sorumluluğumuzu yerine getirmek ve sesimizi İşveren’e duyurmak için buradayız.
Kamu işvereni dün açıkladığı teklifte 2026 için %10 + %6, 2027 için %4 + %4 zam önerisinde bulundu. Öncelikle; İşveren Heyeti’nin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı belirtiyoruz; Görüyoruz ki İşveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür. İşverenin teklifinde; Refah payı ve taban aylığa zam yoktur. Gelirde adaleti sağlayacak oran yoktur. Emekli ve emekçiyi gözeten bakış yoktur. Kamu işvereninin bu teklifi; memurun yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini gösteriyor.
Teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur. Kira artış oranının %41 olduğu bir zeminde, düşük belirlenmiş enflasyon hedefi kadar zam teklif edilmesi kabul edilebilir değildir. Bu teklif yetersiz ve geçersizdir. Yıllarca dirsek çürütmüş, gecesini gündüzüne katmış, daha kaliteli kamu hizmeti için kariyer yapmış memurlarımızın; niteliğini ve emeğini değersizleştiren bir teklif olarak görüyoruz. Kamu çalışanları arasında oluşan huzursuzluğu, ücretlerde oluşan adaletsizliği bu teklif gidermez. Sayın Cumhurbaşkanımızın, kamu çalışanları arasında ücretlerin dengelenmesi hassasiyetinin dikkate alınmadığı açıkça görülmektedir.
Geçmiş kayıplarımız, Yüksek enflasyon, Market/Pazar fiyatları, Gelecek kaygılarımız, İşverenin teklifine yansımamıştır. Görüyoruz ki, Kamu İşvereni 7. Dönem Toplu Sözleşmedeki hatasını tekrar ediyor. Altını çizerek ifade ediyoruz ki, memurların ve emeklilerin Kaybedecek 2 yılı daha yok.
Biz tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun, Maliyenin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz! Memur-Sen olarak; 2026 yılının birinci altı ayında; %10 Refah Payı 10.000 TL Taban Aylığa Zam %25 oransal zam İkinci altı ayında; %20 oransal zam teklif ettik.
2027 yılının birinci altı ayında; 7.500 TL taban aylığa zam %20 oransal zam ve İkinci altı ayında %15 oranında artış teklif ettik. Refah payı istedik; çünkü geçmiş dönem kayıplarımızın giderilmesi gerekiyor. Taban aylığa zam istedik; çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması gerekiyor. Oransal zam istedik, çünkü kamu görevlilerinin yüksek enflasyon altında ezilmemesi gerekiyor. Enflasyon oranında zammın, zam olmadığını işverenin kabul etmesi gerekiyor. Bu hususlara ilave olarak, İlave 1 derece verilmesini, Aileyi koruyacak tekliflerimizin kabul edilmesini, 1. Dereceye 3600 Ek Gösterge verilmesini İstiyoruz. Akademisyenlerin, şube müdürlerinin, şef ve amirlerin mali ve özlük haklarının düzeltilmesini, mühendis ve teknik personelin mali haklarının iyileştirilmesini, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılarak uygun hizmet sınıfına geçirilmesini istiyoruz. Bayram ikramiyesi verilmesini, kira desteği sözünün yerine getirilmesini, Gelir vergisinin %15’e sabitlenmesini istiyoruz.
Seyyanen ödemenin emekliliğe yansıtılmasını, bütün gelirlerimizin emekliliğe esas sayılmasını, 4688 sayılı Kanun’un revize edilmesini istiyoruz. Türkiye büyürken alım gücümüz de büyüsün, Milli gelir artarken memurun refah düzeyi de artsın istiyoruz. Toplu Sözleşme Masası adaleti tesis edecek, dengeyi kuracak, eşitliği sağlayacak güce sahiptir.
8. Dönem Toplu Sözleşme uzlaşma ile tamamlanmalı, Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Toplu sözleşme masasının 1 haftadan az süresi var. Bunun için İşveren Heyeti zaman kaybetmeden; çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun, adil teklifi masaya sunmalıdır. Aksi takdirde, Memur-Sen başkanlar kurulumuzun almış olduğu kararlar neticesinde, “Memur-Emekli Nöbette Eylem Çadırı Kurulması”, iş bırakma, yürüyüş ve Ankara mitingi eylemlerimizle tepkimiz devam edecektir. Son sözümüz şudur; Adil ve acil teklif bekliyoruz. Yetersiz teklife hayır !”
Yorumlar
Kalan Karakter: