“Erozyon, toprağın en verimli kısmını yok ederek tarımsal kayıpları %50’ye kadar artırıyor, toprağın su tutma kapasitesini azaltıyor ve kuraklığı derinleştiriyor.” diyen Öztürkmen, şunları kaydetti:”Erozyon, toprak bozulumunun en yaygın şekli ve yalnızca Türkiye’de her 16 yılda 1 cm toprak kayboluyor. Oysa 1 cm toprağın oluşması 500 yıl sürüyor. Bu kayıp, tarımsal verimden su kaynaklarına, iklim dengesinden gıdanın geleceğine kadar tüm yaşamı tehdit ediyor. 2050’de toprakların %90’ı risk altında, Bugün dünya topraklarının %33’ü bozulmuş durumda. Mevcut gidişat devam ederse 2050’de bu oran %90’a ulaşacak. Kuraklık hızla artıyor: Son 30 yılda dünyada kurak alanlar 4,3 milyon km² genişledi. Türkiye’nin %5,5’i –yaklaşık Konya büyüklüğünde bir alan– artık daha kurak bir iklime sahip. Artan sıcaklık daha az su, daha az gıda anlamına geliyor. Buna karşın 2050’ye gelindiğinde gıdaya olan ihtiyaç %50 artacak."
Çözüm önerilerini sıralayan Öztürmen, şunları söyledi:”Sağlıklı Toprak; Karbon depolayarak iklim krizini hafifletiyor, yağışı tutarak pınarları ve akarsuları besliyor. Su varlıklarını koruyor. Tarımsal verimi artırıyor. Erozyonla mücadele, iklim krizinin etkilerini azaltmanın ve tarımsal üretimi korumanın kritik bir parçasıdır. Sağlıklı toprak; daha fazla su, daha yüksek verim ve daha güçlü bir ekosistem demektir. TEMA Vakfı Şanlıurfa İl Temsilciliği’nden Çağrı: Şanlıurfa, Türkiye’nin en önemli tarım havzalarından biridir. Toprağın kaybı; suyun, gıdanın ve üretimin kaybı demektir. Toprağı korumak hepimizin sorumluluğu. Çünkü biliyorsun: Sorumlusun!”
Yorumlar
Kalan Karakter: