Dünyanın en büyük sitelerinden biri olan X ve milyonlarca internet sitesi aynı anda çökünce, küresel çapta büyük bir panik yaşandı. Bu kitlesel kesintinin nedeni ise internetin arka plan kahramanı olarak bilinen Cloudflare'daki kritik bir arıza oldu. Milyonlarca web sitesini koruyan ve sayfaların hızla yüklenmesini sağlayan bu dev sistem nasıl çöktü ve bu tarz büyük kesintiler neden sık sık yaşanıyor?
Cloudflare, internetin çok büyük bir bölümünü görünmez bir şekilde ayakta tutan bir teknoloji şirketi. Tıpkı Amazon Web Services (AWS) gibi dev web altyapı sağlayıcıları gibi, bir aksaklık yaşanana kadar da genellikle göz önünde olmazlar. Ancak Salı öğleden sonra yaşanan küresel çaptaki olayla birlikte, artık çok daha fazla kişi Cloudflare'ın adını öğrendi.
Aksaklık başladığında, dünyanın en büyük web sitelerinin çoğu normal şekilde yüklenmeyi bıraktı. X'e diğer sitelere ve hatta CHIP Online’a girmeye çalışan ziyaretçiler, bu sayfalar yerine doğrudan Cloudflare'dan gelen bir hata mesajıyla karşılaştı. Mesajda, bir hata oluştuğu, sistemlerinin düzgün çalışmadığı ve kullanıcıların "birkaç dakika içinde tekrar denemeleri" gerektiği belirtiliyordu.
Cloudflare kendisini, "milyonlarca internet mülküne" yani milyonlarca web sitesine hizmet veren "dünyanın en büyük ağlarından biri" olarak tanımlıyor. Şirket, web sitelerinin yüksek miktarda trafik aldığında (bu trafik ister yüksek ziyaretçi akınından isterse siteyi çökertmek için tasarlanmış bir siber saldırıdan gelsin) çevrimiçi kalmasını sağlayan geniş bir teknoloji yelpazesi sunuyor.

Tek bir noktadaki sorun nasıl küresel bir krize dönüşüyor?
İnternetin en basit işleyişinde, bir bilgisayar bir web sitesi talebinde bulunur ve bu veri, bir sunucu tarafından sağlanıp ekranda yüklenir. Ancak bu basit kurulumlarda sunucular, gelen yoğun isteklere karşı aşırı yüklenerek yavaşlayabilir veya tamamen durabilir.
Cloudflare ve benzeri şirketler tam bu noktada kritik bir rol oynuyor; kullanıcı bilgisayarları ile orijinal web sitelerinin arasına bir katman olarak yerleşiyorlar. Bu altyapı sağlayıcıları, web sitelerini hızlı ve güvenilir bir şekilde sunmak için kendi daha dayanıklı veri merkezlerini kullanma kapasitesine sahipler.
Ancak bu yapı, aynı zamanda, Cloudflare gibi kritik şirketlerde meydana gelen bir sorunun, çok sayıda web sitesini aynı anda hızla çevrimdışı bırakabileceği anlamına geliyor. Bu araçları çok çeşitli web sitelerine sundukları için, tek bir merkezdeki sorun, görünürde birbiriyle bağlantısı olmayan binlerce sayfanın çökmesine neden oluyor. Geçen ay, bir başka dev altyapı sağlayıcısı olan Amazon Web Services (AWS) benzer bir kesinti yaşadığında da yaşanan tam olarak buydu.

Güvenlik duvarından küresel ağa: Cloudflare nasıl doğdu?
Cloudflare'in hikayesi 2004 yılında Matthew Prince ve Lee Holloway'in, e-posta spamlarının nereden geldiğini bulmak amacıyla Project Honey Pot'u kurmasıyla başladı. Amaçları, kötü niyetli çevrimiçi davranışları takip etmekti. 2009'da Matthew, Michelle Zatlyn ile tanıştıktan sonra projeyi bir adım öteye taşıyarak tehditleri sadece izlemekle kalmayıp durduran bir hizmet oluşturma fikrini geliştirdiler.
Bu oluşuma "Buluttaki güvenlik duvarı" anlamına gelen Cloudflare adını verdiler. Şirket, 2010'daki resmi lansmanında beklenmedik bir sonuçla karşılaştı: Kullanıcıların siteleri, şirketin sistemi sayesinde kötü trafiğin temizlenmesi ve önbellekleme (caching) gibi süreçler nedeniyle ortalama %30 daha hızlı yükleniyordu. Başlangıçta sadece güvenliğe odaklanan Cloudflare, bu sayede performans ve güvenilirlik alanlarında da hızla büyüyerek, bugün milyonlarca müşteriye hizmet veren ve küresel çapta veri merkezleri kuran bir deve dönüştü.
Kaynak: chip.com.tr
Yorumlar
Kalan Karakter: