Şanlıurfa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu ve Hilvan Ziraat Odası Başkanı Hikmet İpar, tarım alanlarında hasar tespitiyle ilgili izlenimlerini anlatırken karamsar bir tablo çizdi.
İpar, bu yıl şiddetli rüzgardan doluya, dondan kuraklığa Şanlıurfa çiftçisinin bir çok olumsuzluğu aynı üretim dönemde yaşadığını, bundan hububat ve bakliyat alanları dışında badem ve fıstık ağaçlarının da etkilendiğini hatırlattı.
ARTIK BU SESE KULAK VERİLMELİ
''Çiftçi yok yılını yaşıyor'' diyen İpar, ''Tabii afetlerden zarar gören çiftçilerimiz, geçen yıl düşük fiyatlardan dolayı para kazanamadığı için 2025 ekimlerini borçlanarak yaptı. Bu yıl borcunu neyle ve nasıl ödeyecek? Genel Başkanımız Sayın Şemsi Bayraktar üstüne basa basa çiftçinin desteklenmesi gerektiğini, nakite ihtiyaç olduğunu ve borçlu çiftçilerin borçlarının ertelenmesi gerektiğini söylüyor. Bu sesi duymamak mümkün değil. Yetkililer duymalı artık'' ifadelerini paylaştı.
REKOLTE CİDDİ ORANDA DÜŞECEK
İpar, üretim döneminde yaşananları şöyle özetledi:
''Eylül ayında başlayan ekim döneminde tohumlar toprakla buluşturuldu. Ancak bu süreçten sonra bölgemiz beklenen yağışları alamadı. Kış mevsiminin ortasında bile kuraklık devam etti. Daha sonra gelen sınırlı yağışlarla tohumlar az da olsa yeşerdi ancak beklenen çıkışlar olmadı, istenilen verim sağlanamadı. Yine de umutluyduk, bahar yağmurlarıyla bitkiler kardeşlenebilirdi.
Ancak bu kez de don felaketi yaşandı. Türkiye genelinde 65 ili etkileyen don, Urfa’yı da vurdu. Tarladaki tüm ürünler dondan olumsuz etkilendi. Yağmur beklerken bazı ilçelerimizde dolu yağdı, ürünlere ciddi zarar verdi. Kuru tarım yapılan arazilerde arpa ve mercimek neredeyse tamamen tarlada kaldı. Buğdayın yaklaşık yüzde 25’i zarar gördü. Maalesef bu yıl bölgede ciddi bir rekolte düşüşü olacak.
Birbiri ardına yaşanan afetler çiftçimizi zor durumda bıraktı. 2025 yılı ürününü dahi borçlanarak eken çiftçi, bu yıl da ürününü kaldıramazsa borcunu ödeyemeyecek. Bu nedenle devletimizden 'Tarımsal borçların faizsiz olarak en az üç yıl ertelenmesi' yönünde net bir talebimiz var. Çünkü çiftçi bir yıl ürün alamadığında ya da büyük zarar yaşadığında, kendini toparlaması ortalama üç yılı buluyor. Tabii bu süreçte yeniden bir felaket yaşanmazsa.
ÜRETİCİNİN SERMAYESİ TÜKENDİ
İlk yıl ürününü istediği fiyata satamayan çiftçiler ertesi yıl yeniden borçlanarak ekim yapıyordu. Bugün elinde ne üretim yapacak sermaye kalmadı.
Ekim yapabilmek için maddi desteğe ihtiyacı var. Tohum desteğinin yanı sıra çiftçilere özel, kolay erişilebilir yeni bir kredi desteği sağlanmalı.
Aksi halde köyden kente göçler daha da artar. Bu yaralar sarılmazsa kırsal alanlar hızla boşalır ve tarımsal üretim daha da büyük tehlike altına girer."
Yorumlar
Kalan Karakter: