‹Urfa tarihinin büyük emektarı› Selahatin Eyyubi Güler, 'Edessalı Bardaysan' adlı çalışmasını kitaba dönüştürdü.
Güler, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 25. kitabının Süryani edebiyatının devi Bardaysan'a ait olduğunu ve Sidar Yayınları'ndan çıktığını bildirdi.
KİTAPTAN BİR BÖLÜM:
Amazonların Kanunları: (Bilgiler III. yüzyıla aittir)
''Bütün bir halk olan Amazonların hiçbirinin kocası yoktur. Ancak yılda bir kez ilkbaharda, hayvanlar gibi onlar da evlerinden ayrılır, bir nehri geçer ve diğer tarafta bir dağda büyük bir şölen kutlarlar. Bölgenin erkekleri de onlara katılır ve 14 gün boyunca onlarla çiftleşirler. Kadınlar gebe kalır ve geri dönerler. Doğum yaptıklarında erkek çocukları atıp dişileri saklarlar. Hepsi aynı ayda gebe kaldıkları için, doğal olarak hepsinin aşağı yukarı aynı ayda doğum yapması gerektiği açıktır. Daha önce de duyduğumuz gibi, hepsi cesur savaşçılardır ve hiçbir gezegen onların erkek çocuklarını terk etmelerini engelleyememiştir.''
BARDAYSAN KİMDİR?
Putperest ve zengin bir Süryâni ailenin çocuğu olan Bardaysan’ın ailesi Erbil’den Urfa’ya gelip yerleşmiştir. 154 yılında Daysan Nehri (sonraları Karakoyun) kenarında doğduğundan Bardaysan (Daysan’ın oğlu) lakabıyla ünlenmiştir. Şehrin kralı VIII. Ma’nu’nun (saltanatı 139-163) oğlu Abgar ile beraber sarayda ciddi bir eğitim görerek yetişmiştir. Hıristiyan olduktan sonra 179 yılında Urfa Episkoposu Hystasp tarafından diyakoz olarak takdis edilmiştir. Ancak bir süre sonra metafizik ve astrolojik ilimlerle uğraştığından sapkınlıkla suçlanarak aforoz edilmiştir. Urfa’da barınamayan Bardaysan, Ermenistan’a kaçmak zorunda kalmıştır.
Dini ve felsefi fikirlerini, yazdığı kuvvetli şiir ve ilâhilerde ifade etmiştir. Bu şiirleri geniş halk yığınları üzerinde büyük etki bırakmış ve birçok taraftar kazanmıştır. Daha sonra taraftarları Bardaysan’ın şiirleri vasıtasıyla onun fikirlerini yayarak yeni bir mezhep kurmuşlardır. Eserleri imha edilmiş olduğundan dolayı fikirleri tam olarak tespit edilememiş ve tarihçiler onun hakkında değişik görüşler ileri sürmüşlerdir. Bazıları onun birden fazla tanrıya inandığını, bazıları üç zata ve üç doğaya, 366 aleme ve varlığı meydana getiren dört kainata inandığını, Musa ve diğer peygamberlerle konuşanın tanrı olmadığını, belki meleklerin reisi olduğunu, Meryem’in ölüme kabil bir gövde doğurmadığını, belki gövdenin şekil alan bir ruh doğurduğunu ve kıyameti inkâr ettiğini söylemişlerdir.
Süryânice ilk ilâhileri yazan Bardaysan, özellikle tarih ve felsefe konusunda eserler vermiş, çok güçlü şiirler yazmıştır. İlahiyat ve felsefeden beslenen şiirleri, yaşadığı dönemde oldukça etkili olmuştur. Kendine özgü bir şiir dili oluşturmuştur. En ünlü kitabı “Ülkelerin Kanunları Kitabı” dır. Bu kitabında insanın özgürlüğü üzerinde duran Bardaysan, tabiat, kader ve irade üzerinde kafa yormuştur. Diyalog şeklinde olan bu eserinde, kaderin tanrı tarafından yıldızlara verildiğini söyleyerek, Sabilik inancı etkisinde kaldığı görülür. Çağının fikir ve sanat adamlarını da etkileyen Bardaysan, aynı zamanda iyi bir müzisyendir. Kiliseye müziği sokmuş; felsefe ve İncil’den hareketle birçok ilâhi yazmıştır. Kilise müziğinin babası sayılan Bardaysan, sanatın birçok dalıyla uğraşmıştır. En meşhur olan yönü ise, düşünür, şair ve müzisyen olmasıdır. Süryâni Edebiyatına çok büyük hizmetler yapan Bardaysan, kilise tarafından aforoz edilmiştir. 222 yılında vefat etmiştir.
Kitabı temin etmek isteyenler Sidar Yayınları'na ulaşabilirler: (Tlf: 0541 326 23 53)
Yorumlar
Kalan Karakter: