Psikiyatr Dr. Cemal Dindar, Şanlıurfa'da görev yaptığı yıllarda yaptığı araştırmaları 'Yuvasız Kuşlar gibi/Deliliğin Resimli Sivil Tarihi' adlı kitaba dönüştürmüş ve büyük ilgi görmüştü.
Aynı kitap Alfa yayınları tarafından yeniden basıldı ve internet ortamında satışa çıkarıldı.
KİTAP, TOPLUMSAL ÖNYARGILARI SORGULUYOR
Kitapla ilgili tanıtımda, deliliğin sadece bir psikolojik durum olmadığının altı çizilerek, şu ifadelere yer veriliyor:
''Cemal Dindar'ın bu eseri, Urfa'da psikiyatrist olarak görev yaptığı dönemdeki deneyimlerinden ve yerel fotoğrafçı Mahmut Okkaş'ın objektifinden yansıyan öykülerden ilham alarak, bölgede "deli" olarak damgalanmış bireylerin yaşamlarına odaklanıyor.
Kitap, bu insanları salt birer vaka olarak değil, derin insani yönleriyle ele alarak, toplumsal önyargıları sorgulamaya ve deliliği bireysel bir trajediden ziyade toplumsal bir olgu olarak görmeye davet ediyor. Bu yaklaşım, okuyucuyu akıl sağlığına dair yaygın kabulleri yeniden düşünmeye sevk ederken, bireyin yalnızlığı ve toplumsal dışlanmışlık gibi evrensel temaları da işliyor.
Eser, delilik kavramının sadece psikolojik bir durum olmadığını, aynı zamanda güçlü bir sosyal, kültürel ve tarihsel bağlamı olduğunu ortaya koyuyor. Cemal Dindar, yerel tarih ve kültürle kurduğu güçlü bağ sayesinde, Urfa'nın toplumsal dokusu içinde "deliliğin" nasıl anlamlandırıldığını, bu bireylerin toplumla etkileşimlerini ve maruz kaldıkları ötekileştirmeyi detaylı bir şekilde gözler önüne seriyor. Bu sayede, okuyucu, belirli bir coğrafyanın kültürel kodları üzerinden, insan ruhunun kırılganlığına ve toplumsal algının delilik üzerindeki etkisine dair derinlemesine bir anlayış geliştiriyor.
‘Yuvasız Kuşlar Gibi’, toplumsal belleğin inşası ve ötekileştirmenin sonuçları üzerine düşündüren, resimli bir "sivil tarih" sunuyor. Kitap, hem akademik hem de genel okuyucular için, insan ruhunun karmaşıklığına, toplumsal normların birey üzerindeki etkisine ve tarihin unuttuğu seslere dair zengin bir yolculuk vaat ediyor.''
KADROLU DİVANELERİMİZ VARDI ESKİDEN
Ankara'da yaşayan Şanlıurfalı kitapseverlerden Mehmet Yusuf Savaş, kitabın kendisine hatırlattıklarını 'Ah Urfa Edebiyat' adlı Facebook grubunda şöyle anlatıyor:
''Deliler, meczuplar, garipler, miskinler, abdallar ve divaneler geçmişte şehirlerin kimliğinde önemli rol oynarlardı. Bu insanlar toplumdan izole edilmek şöyle dursun, imtiyaz sahibiydiler. Dilediğince konuşma serbestisi, istediği yere vakitsiz girip-çıkabilme hürriyeti onların temel hakları arasında yer alırdı. İstisnai haller de yok değildi elbet; dünya memalikinden başkasını gözü görmeyen bazı ham ruhlar, bu müstesna yaratılmışları hor görür onlara zulme varan tazyikte bulunurlardı…
Benim çocukluğumda Urfa; divane ve miskinler zaviyesi bakımından zengindi. Mahallemizin ayrı, dükkanımızın ayrı kadrolu divaneleri vardı. Urfa dışına çıktığımda da her telefon görüşmemizde aile efradıyla birlikte onlara dair havadisler verilirdi. diasporadaki yaşam sürem uzadıkça, dünyadan göç haberlerini almaya başladım. ilginçtir hemen hepsinin vedası yunus’un: “bir garip ölmüş diyeler/ üç günden sonra duyalar/ soğuk su ile yuyalar/ şöyle garip bencileyin” dizelerindeki gibi sessiz sedasız oldu.
Ben yaşım itibariyle Urfa’nın doksanlı yıllardaki tüm deli ve miskinlerini şahsen tanıdım geçmiştekilerin de anekdotlarını dinleye dinleye onları da görmüş kadar oldum.
Psikiyatrist Cemal Dindar tayini Urfa’ya çıkınca, muayenesinin yer aldığı pasajda fotoğrafçı Mahmut Okkaş’ın çektiği Urfa’nın namlı delilerinin fotoğraflarını görmüş, bir de öykülerini dinleyince kaleme sarılmış.
Kitapta hem Mahmut Okkaş’ın orijinal anlatılarını hem de Cemal Dindar’ın mesleki değerlendirmeleri ve atıfları da yer alıyor.''
Kitap internetten satın alınabiliyor:
https://tamadres.com/yuvasiz-kuslar-gibi-cemal-dindar-kitabi-350157-9786254498497
Yorumlar
Kalan Karakter: