Sağlık çalışanlarının şiddete karşı dokunulmazlık talebi

Urfa Aile Hekimler Derneği Başkanı Dr. Yusuf Ergazyan Kocaeli’de bir grubun sağlık merkezini basarak 3 doktoru darp etmelerine sert tepki gösterdi. Eryazgan açıklamasında; “Gün geçtikçe artan şiddet olaylarına yenileri eklenmektedir. Bu şiddet olayları sadece bir asayiş sorunu, adli bir olay olarak düşünülmemelidir. Toplumsal bir yaranın Sağlık camiası üzerindeki baskısı şeklinde ele alınmalıdır. Bu sorun sadece sağlık camiasının değil Tüm ülkemizin ivedilikle çözülmesi gereken sorunudur. Bir an önce bu tip vakaların önleyici kararları alınmalı ve kararlılıkla uygulanmalıdır. Bu skandal olaylar sağlık sistemimizde her türlü mesleğin ifasında endişe, kaygı ve zorluk oluşturmaktadır. Kararlı ve katı önlemler alınmaması halinde sağlık çalışanlarımızın çok daha büyük yıkımlar ve olaylarla karşılaşması kaçınılmaz görünmektedir” dedi. 
SAĞLIKTA ŞİDDET VAKALARI GÜN GEÇTİKÇE TIRMANIYOR
Son 10 yıldır sağlıkta şiddet vakalarının tırmanmaya devam ettiğine dikkat çeken Eryazgan,” Yaşanan şiddet vakaları ne yazık ki hiç eksik olmadı ve alınan hiçbir önlem yok. Bakanlığın uydurma renk eskalasyonu üzerinde giden beyaz kod, gri kod ve bilmem ne kod gibi saçma sapan bir kamuoyunu yanıltıcı ve sanki uğraşıyormuş gibi bir yaklaşımı var. Kars’ta üst üste iki aile hekimi darp edildi. Aynı şekilde Trabzon’da bir güvenlik görevlisi bundan bir ay önce bir şiddet olayından dolayı kalp krizi geçirip yoğun bakıma alınmıştı. Bu güvenlik görevlisi maalesef dün vefat etti ve sağlıkta şiddet sonrası bu şiddetin etkisiyle ailesinden, çocuklarından ayrılmış oldu. Dün yine Kocaeli ilinde bir aile sağlığı merkezinde sanki iki taraf düşmanmış, karşı tarafın askerlerine saldırıyormuş hıncıyla bir baskı şeklinde 5-6 kişiyle 3 hekim darp edildi. Bu hekimlerden bir tanesi şu an halen hastanede ve hayati tehlikesi var” ifadelerini kullandı. 
SAĞLIK BAKANI İŞİ ÇÖZME NİYETİNDE DEĞİL
Sözlerine devam eden Eryazgan, “Birlik Dayanışma Sendikası Urfa İl temsilcisi olarak sağlık bakanlığına sunulan günde yüzlerce sağlıkta şiddet raporu, sağlık bakanlığına gönderilen yüzlerce evrak, toplantılarda söylenilen onca sözü sağlık bakanlığının duymazdan geldiğini görüyoruz. Sağlık bakanı gerçekten işi çözme niyetinde değil. Sadece kamuoyuna işi çözüyormuş gibi yapıyor ama işi çözdüğü hiçbir şey yok! Çıkartılan yasalar etkisiz, sağlık bakanının aldığı önlem yetersiz, aile sağlık merkezlerinde güvenlik görevlisi zaten yok. Hata şöyle ilginç bir şey söyleyeyim; sağlık bakanlığına bununla ilgili yazı yazdığımızda sağlık bakanlığı cari gider üzerinden ‘bunu siz temin edin’ diye trajikomik ve saçma sapan bir cevap verdi. Cari gider üzerinden güvenlik görevlisinin temini mümkün değil. Zaten cari gider üzerinden sıkıntılarımız var. Son beş yılda yüzde 300 eridi. Sağlıkta şiddetin çözümü, önlemlerin alınması, yasal tedbirlerin alınması ve tıpkı bizim gibi kamu hizmeti veren hakim ve savcılara nasıl dokunulmazlık varsa, nasıl ki bir hakimin odasına gidip hakimin odasını dağıtamıyorsanız, nasıl ki savcıya adliyede bağırıp küfür edemiyorsanız, yaptığınız an tutuklanıyorsanız ve bunu da herkes biliyorsa bunun getirilmesi lazım. Çünkü bizde kamu görevi veriyoruz ve biz kamu görevinin en hayati olanını veriyoruz.” diye konuştu.