Ayan; Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlamasıyla soru önergesi verdi. Ayan, şunları kaydetti:”20 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen OHAL ve ardından çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile 125 bin kamu emekçisi ihraç edilmiş olup ihraç edilenlerin özel sektörde çalışma hakları da engellenmiştir. İhraç listelerinin somut ve yasal dayanağı olmadan son derece gayri ciddi ve hukuka aykırı bir şekilde hazırlandığına dair basına ve kamuoyuna yansıyan binlerce haber mevcuttur. İhraçlar ile Anayasanın 49. Maddesi ile güvence altına alınan çalışma hakkı ve anayasanın 70. Maddesi ile güvence altına alınan kamu hizmetine girme hakkı ve 128. ve 129. Maddelerinde düzenlenen kamu hizmeti görevlileri ile ilgili hükümler açıkça çiğnendiği bilinmektedir. İhraç listeleri, iktidara muhalif duruşları, kurum kanaati, aynı iş yerinde çalışanların kişisel anlaşmazlıkları üzerinden BİMER’e yaptıkları şikâyetler esas alınarak adeta cadı avına dönüşmüştü. Öyle ki, son derece gayri ciddi hazırlanan listelerle yaşamını kaybetmiş emekçilerin ihraç edildiği, ihraç edildikten sonra yaşamını yitiren emekçilerin ise işe iade edildiğine ilişkin kararlar kamuoyunda öfke ve şaşkınlıkla karşılanmıştır
Öte yandan ihraç edilen emekçilerin haklılıklarını savunmalarına dair tüm hukuki kanallar ve mekanizmalar, iktidarın atadığı, üyelerinden kuruluş şekline kadar Anayasaya da aykırılık teşkil eden OHAL İnceleme Komisyonu ile kapatılmıştır. Muhalif duruşları nedeniyle ihraç edilen binlerce kamu emekçisinin haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen yargıya ve adalete erişimi de bu şekilde zorlaştırılmıştır. On binlerce kamu emekçisi bu komisyondan karar beklerken; stres ve geçim sıkıntısı nedeniyle ağır hastalıklara yakalanıp yaşamını yitirmiş veyahut kendilerine dayatılan bu fiili ölüm haline dayanamayıp yaşamına son verenler olmuştur. İhraç edilenlerden 4 bin 259’u ise Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu üyeleridir. Aradan geçen on yıla rağmen hala en az 1700 kişinin dosyası komisyonda bekletilmeye devam etmektedir. Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu şimdiye kadar ihraç edilen üyelerinin sadece %52’sinin işlerine iade edildiğini birçoğunun dosyalarının hala sonuçlanmayı beklediğini belirtmektedir. Şanlıurfa merkezde KESK üyesi toplamda 219 kişi ihraç edilmiş, 117 kişi göreve iade edilmiş, 30 kişinin iade talebi reddedilmiş, 84 kişinin hukuki süreci ise devam etmektedir. Bu süre içerisinde 2 üye vefat etmiştir. Aslan Duman ise ancak vefatından sonra işe iade edilme kararı verilmiştir.
TÜMBEL-Sen’e üye 47 kişi ihraç edilmiş, sadece 10’u göreve iade edilmiştir. 36’sının mahkeme süreci devam etmektedir. Eğitim-Sen üyesi 63 kişi ihraç edilmiş, 30’u göreve iade edilmiş, 33’ünün hukuki süreçleri devam etmektedir. Büro Emekçileri Sendikası’ndan 13 kişi ihraç edilmiş, 9’u göreve iade edilmiş, 4 üyenin hukuki süreçleri devam etmektedir. Tarım Orkam-Sen’den 4 kişi ihraç edilmiş, 2’sinin hukuki süreçleri devam etmektedir. Sağlık Emekçileri Sendikası (SES)’ten 92 üye ihraç edilmiş, 50’si görevine iade edilmiş, 30’unun iade talebi reddedilmiş, 11’inin hukuki süreçleri devam etmektedir.”
Ayan, Bakan Tunç’a şu soruları yöneltti:
1- Görev süresi kuruluşunda 2 yıl olarak belirlenen ve bu süre sürekli uzatılan, oldukça ağır işleyerek emekçilere yargı yolunu kapatan OHAL İnceleme Komisyonu aradan geçen 9 yıla rağmen neden hala 1700 kişinin dosyasını karara bağlamamıştır?
2- 9 yıllık süre içerisinde toplam kaç kamu emekçisi işe iade edilmiş, kaçına tazminat ödemesi yapılmıştır?
3- 9 yıllık süre içerisinde kaç kamu emekçisinin dosyası reddedilmiş, reddedilme gerekçeleri neler olmuştur? Bu gerekçelerin hukuki dayanakları nelerdir?
4- Şanlıurfa’da dosyası reddedilen KESK üyesi kişilerin dosyalarının reddedilme gerekçesi nedir?
5- Şanlıurfa’da KESK üyesi olup da ihraç edilen ve dosyası henüz sonuçlandırılmayan 84 kişinin hukuki süreçleri ne zaman karara bağlanacaktır?
Yorumlar
Kalan Karakter: