Konumuyla Türkiye’nin en büyük tarihi yapılarından biri olan ‘Millet Hanı’ Şanlıurfa’nın göbeğinde adeta kaderine terk edilmiş durumda.
2000'lerin başında Valilik tarihi yapıya el atmış. İhaleyi alan özel bir firma 2013 yılında 140 odalı, 300 yataklı butik otel olarak restorasyon çalışmalarına başlamış, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında konu mahkemeye taşınmış, yüzde 60 seviyesindeki proje yarım bırakılmıştı. Restorasyona ne zaman devam edileceği belirsizliğini koruyor.
YARIM ASIRDIR AYAĞA KALDIRILMAYI BEKLİYOR
Bu konuyu son olarak Elektronik Mühendisi Ali Duhan Boz, ‘Unutulan miras' başlığı altında gündeme getirdi.
17.500 m²’lik bu devasa Tarihi Millet Hanı’nın Şanlıurfa’da olduğunu biliyor musunuz?
Şehrin tam göbeğinde yer alan bu görkemli yapı, yarım asırdır ayağa kaldırılmayı bekliyor.
Millet Hanı’nın kaderine terk edilmesi, sadece bir yapının değil, aynı zamanda bir mirasın çürümesidir.
Şanlıurfa gibi tarih ve medeniyetle yoğrulmuş bir şehir, böyle bir değeri daha fazla görmezden gelemez.
Şanlıurfa Valiliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, devam eden mahkeme süreçlerini takip etmeli bu hanın çürümesini durdurmalıdır. Bu tarihi yapıyı ayağa kaldırmak için artık somut adımlar atmalıdır.
Millet Hanı restore edilirse; yalnızca tarihi bir yapı değil, kültürel, ticari ve sosyal bir cazibe merkezine dönüşebilir.
Bu hanın canlanması, hem esnafımıza yeni bir nefes, hem de şehre yeni istihdam alanları sunar.
Daralmış çarşı dokusuna nefes aldırır, turizme ve şehir ekonomisine büyük katkı sağlar.
Şehir halkı olarak bu kadim mirasın yaşatılmasını talep ediyoruz.
Millet Hanı ayağa kalkarsa; tarih canlanır, turizm gelişir, Şanlıurfa kazanır.
'BU HANIN RESTORE EDİLİĞİNİ, AÇILDIĞINI GÖREYİM, ALLAH SONRA CANIMI ALSIN'
Çalışmalar başlar ve proje tamamlanırsa Şanlıurfa’mız bir turizm tesisi kazanmış olacak. Sanat Tarihçisi Cihat Kürkçüoğlu, ‘Bu hanın restore edildiğini ve hizmete girdiğini göreyim, sonra Allah canımı alsın’ diyor.
Tarihi yapının durumunu en çok gündeme getiren isimlerden biri ıolan Kürkçüoğlu, geçtiğimiz yıl yaptığı paylaşımda ise "Pişmiş tavuğun başına gelmeyen, filmlere konu olabilecek ibretlik bir hikayesi var. Bir belgesel film yapımcısı bulursam belgesel filmini de çektirmek isterim.’' ifadelerini paylaşmıştı.
MİLLET HANI
Millet Hanı’nın kimin tarafından ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Osmanlı döneminde inşa edildiği tahmin edilen han kervanların şehre henüz girmeden konaklamalarını sağlamak amacıyla kesme taşlardan inşa edilmiş.
1950'li yıllarda Süvari kışlasıydı. Avlusunun kuzey doğu köşesinin ikinci katında Asker ekmeği yapan bir fırın, Nizamiye karşısında da askerlerin yararlandığı hamam vardı.
Tarih boyunca çeşitli amaçlar için kullanılmış.
Sultan 2. Abdülhamit tahtı bırakıp şehirleri gezemediğinden fotoğraf makinesi icat olunca vilayetlerin fotoğraflarını çektirmiş. 1890’lı yıllarda Urfa’da çekilen fotoğrafta Millet Hanı “Askeri Şahanesi” olarak geçiyor. . Yine başka bir eski fotoğrafta “Alman Yetimhanesi'', 1915 yılında Ermeni tehciri sırasında Ermeni kafilelerinin kaldığı han olarak biliniyor.
Millet Hanı’ndan askerler çıkınca, burası bir müddet Belediye ambarı olarak kullanıldı. (Kaynak: Fuat astgeldi)
Yorumlar
Kalan Karakter: