Urfa Mutfağı sosyal medya şovlarına kurban edilmemeli

Şanlıurfa Lokantacılar Köfteci ve Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Mehmet Şakak, Urfa mutfağının yıllardır sahipsiz bırakıldığını, yapılan birçok gastronomi girişiminin ise plansız ve eksik hazırlıklar nedeniyle sonuçsuz kaldığını söyledi. Daha önce de benzer girişimlerin denendiğini ancak yeterli altyapı oluşturulmadığı, Urfa’nın yöresel yemeklerinin sahada ve lokantalarda doğru şekilde sunulmadığı için uluslararası düzeyde kabul görmediğini belirten Şakak, gastronomi şehri hedefinin ancak yerel esnafla birlikte, belediyelerin destekleyici ve koordineli çalışmasıyla başarılabileceğini ifade etti.

Urfa mutfağının çocukluğundan bu yana dar gelirlinin, garibanın sofrası olduğunu hatırlatan Şakak, sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte ortaya çıkan “şovmen” anlayışının kentin yemek kültürüne zarar verdiğini dile getirdi. Ciğerin bugün etten pahalı hale gelmesinin bu anlayışın bir sonucu olduğunu söyleyen Şakak, Urfa ciğerinin lezzetinin ancak bu işi yıllardır yapan ustalar tarafından yaşatılabileceğini vurguladı. Şakak, çevre illerin Urfa mutfağına sahip çıkmaya çalıştığını ancak bu lezzetlerin asıl temsilcisinin Urfalı ustalar olduğunu belirterek, Halil İbrahim sofrasının en doğru şekilde yine Urfa’da temsil edileceğini söyledi.

Ayrıca denetimlerin ve kamuoyuna yansıyan uygulamaların tüm esnafı zan altında bırakacak şekilde yapılmaması gerektiğini ifade eden Şakak, gastronomi şehrinin ancak birlik, dayanışma ve ortak akılla yükselebileceğini kaydetti.

“Biz belediyelerin lokanta yapmasını önermiyoruz”

Baraj Gazetesi’ne konuşan Şakak, Şanlıurfa’nın gastronomi şehrine aday gösterilmesi hakkında, “Bu Nihat Beyin zamanında da bu girişimlerde bulunulmuştu. Hazırlıklar düzgün yapılmadığı için İngilizceyi iyi bilen garsonlar olmadığı için Urfa’nın yöresel yemeklerini lokantalarda veya sahada satılmadığı için Avrupa Birliği tarafından onay verilmedi. İnşallah Kasım Başkan 2029’da gastronomi şehri olarak hem lokantacılar hem de tatlıcılar esnafına belediye olarak daha güzel yardımlaşma, paslaşma ve sahada uygulama noktasında biz her zaman gastronomiyle ilgili Urfa turizm şehri olduğu için belediye başkanlarımızla beraber çalışmayı öneriyoruz ama biz belediyelerin lokanta yapmasını önermiyoruz. Esnaf zaten ezici vergilerin altında. Esnafın dükkânın hangi aralıklara açık olduğuna göre Büyükşehir Belediyesi ona göre ruhsat vermeli çünkü esnaflar dükkanlarını dip dibe açıyor ve esnaf başarılı olmuyor.” dedi.

“Biz Halil İbrahim sofrasının temsilcileriyiz”

Özellikle Şanlıurfa şehrinin yemeklerinin başka illerin kendi lezzetleriymiş gibi göstermesine tepki gösteren Şakak, “Çocukluğumdan beri, 80’den beri bilirim, Şanlıurfa’da gariban insanların fakirlerin yemeğiydi. Sosyal medya çıktığından bu yana şovmenler piyasaya çıktı. Bu şovmenler nedeniyle ciğer şu anda etten pahalı. Ciğere her kim sahip çıkarsa çıksın Urfa ciğerinin lezzetini veremez. Bizim ciğerci ustalarımız geçmişten gelmedir, sonradan ciğerci olmadılar. Bu konuda Mardin, Diyarbakır, Gaziantep; Urfa’nın yemeğine sahip çıkmaya çalışıyor. Tabi onlar da farklı yapıyor, farklı bir tasarım katıyor sonra Antep, Mardin yemeği diyorlar. Bu yörenin yemeği genelde birbirine benzer. Biz Urfalı olarak diyoruz ki en güzel yemeği biz yaparız. En güzel sofrayı biz kurarız. Biz Halil İbrahim sofrasının temsilcileriyiz. Bu sofrayı da en güzel biz temsil ederiz.” diye konuştu.

“Gastronomi şehrini beraber yüceltmemiz lazım”

Şakak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gerçekten gelen yöneticiler Urfa’yı hep sahipsiz bırakmıştır. Ben oda başkanıyım, benim gücüm belli; ama bugün bir belediye başkanı, bir milletvekili bir siyasi güç arkamızda durursa daha güzel olur. Hiçbir zaman yapılan eylemlerde bizim fikrimiz alınmamıştır, bizimle çalışılmamıştır. Sırtında yumurta küfesi olmayan insanlara sorulmuştur ve o insanlar da sosyal medya fenomenleridir. Biz belediyeye, valiliğe, milletvekillerine diyoruz ki oda olarak onların hizmetindeyiz. Bu gastronomi şehrini beraber yüceltmemiz lazım. Birlikten kuvvet, kuvvetten zafer doğar.”

“Bir lokantacıyı ifşa edip bütün lokantacılara mal edersen o belediyecilik değildir”

Yapılan denetimler hakkında bilgi veren Şakak, “Bu konuda denetimler yapılıyor. Denetimler kameralar karşısında yapılıyor. Önce denetim yapılan esnafa şu eksiğin var denilip sonra kameraya çekeceksin. Kamera girdiği zaman bütün lokanta ve tatlıcıları töhmet altında bırakmayacak şekilde lanse edeceksin. Bütün Türkiye’ye Urfa gastronomi şehridir. Bir lokantacıyı ifşa edip bütün lokantacılara mal edersen o belediyecilik değildir. O Urfa düşmanlığıdır. Kim cezalı ise cezasını çeksin ama bütün memlekete mal edilmesin.” diye konuştu.

Şakak, açıklamasında 18 Ocak 2026 tarihinde gerçekleştirilecek Şanlıurfa Lokantacılar Köfteci ve Tatlıcılar Esnaf Odası seçimlerine de değinerek esnaftan destek istedi. Oda olarak bugüne kadar esnafın sorunlarını dile getirmeye ve çözüm üretmeye çalıştıklarını belirten Şakak, seçim sürecinin sağduyu ve birlik içinde geçmesini temenni etti. Yapılacak seçimin tüm esnaf camiası için hayırlı olmasını dileyen Şakak, güçlü bir oda yapısının ancak esnafın desteği ve ortak iradesiyle mümkün olacağını ifade etti.