Eğitimde rekabetin yeni anahtarı yapay zekâ oldu

Yapay zekâ, öğrencilerin eğitim sürecini hızlandırıyor ve Batı şehirlerinde konular şubat ayında tamamlanabiliyor. Türkiye’de ise dershane sistemi konuları yılsonuna doğru bitirdiği için öğrenciler genellikle dezavantajlı duruma düşüyor. Eğitimci Eyüp Şahin Bakan, öğrencilerin mağduriyetinin temel nedeninin yapay zekâyı kullanamamak olduğunu vurguladı.

24 Ara 2025 - 14:18 YAYINLANMA
Eğitimde rekabetin yeni anahtarı yapay zekâ oldu

Eğitimde teknoloji ve yapay zekâ giderek daha belirleyici bir rol oynamaya başladı. Özellikle Batı şehirlerinde öğrenciler, yapay zekâ destekli eğitim araçları sayesinde dersleri çok daha hızlı tamamlayabiliyor; bazı öğrenciler şubat ayında eğitim programlarını bitirerek yılın geri kalanını pekiştirme ve ileri düzey çalışmalara ayırabiliyor.

Özellikle Güneydoğu Anadolu Anadolu Bölgesinde ise geleneksel dershane sistemi hâlâ konuları yılsonuna doğru bitirmeye odaklı çalışıyor. Bu durum, öğrenciler arasında ciddi bir zaman farkı yaratıyor ve teknolojiye erişimi olmayan öğrencilerin dezavantaj yaşamasına yol açıyor. Eğitimciler, yapay zekânın eğitimde hız ve verimlilik sağlayan önemli bir araç olduğunu vurgularken, öğrencilerin bu teknolojiyi etkin kullanamamasının bölgedeki eğitim sisteminde fark yaratmaya devam edeceğini belirtiyor. Eğitimciler ayrıca, yapay zekâ entegrasyonunun yalnızca bireysel başarıyı artırmakla kalmayıp, eğitimdeki eşitsizlikleri azaltmanın da kilit yolu olduğunu ifade ediyor.

Eğitimci Eyüp Şahin Bakan, konuyla ilgili Baraj Gazetesi’ne konuştu.

“Dijital platformlardan pek faydalanamıyorlar”

Öğrencilerin problemlerini anlatan Bakan, “Uzun saatler ders çalışma konusunda bir problem var. Genel anlamda uzun saatlerce ders çalışamıyorlar. Günde 8-10 saat ders çalışmaları gerekiyor. Bu konuda pek başarılı değiller, dayanamıyorlar, sabredemiyorlar. Daha çok öğretmen merkezli gidiyorlar. Öğretmenlerin kendilerini yönlendirmelerini bekliyorlar. Dijital platformlardan pek faydalanamıyorlar. Tekrar yapmayı sevmiyorlar. Yanlış yaptıkları sorulardan çok daha önce bildikleri konularla meşgul olmaya çalışıyorlar. Bildikleri konulardan soru çözmeye çalıştıklarında iyi sonuçlar çıkıyor. Bu onları tabii iyi hissettiriyor. İyi hissettikçe iyi olduklarını düşünüyorlar ama aslında eksiklerine yönelmemiş oluyorlar.” dedi.

“Batıdaki öğrenci yapay zekâ marifetiyle konuları erke bitiriyor”

Eğitimde yapay zekânın rolünü belirterek öğrencilerin yapay zekâyı kullanamadığını söyleyen Bakan, “Bir dershanecilik sistemimiz var. Bu sistem bildiğiniz üzere konuları yılın sonuna doğru bitiriyor. Batıdaki öğrenci yapay zekâ marifetiyle şubat ayında konuları bitirmiş oluyor. Bizim öğrencinin genelde mağdur olmasının sebebi biraz budur; yapay zekâyı kullanamama.” şeklinde konuştu.

“Bu zamanın kuşağı olan öğrenci aile baskısını kabul etmiyor”

Bakan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Velilerin öğrenciler üzerinden ‘biz ne olursa olsun yanındayız’ gibi bir davranışı göremiyoruz. Bizim velilerimiz genel olarak ‘kazanamazsan şöyle böyle olur’ diye öğrenci üzerinde sürekli baskı yapıyor. ‘Bu son şansın, bir daha seni dershaneye göndermeyiz, saçımı süpürge ettim, senin için hayatımı feda ettim, giymiyorum giydiriyorum’ diyorlar. Bu zamanın kuşağı olan öğrenci buna olumlu tepki vermiyor. Bunu kabul etmiyor. Bunu doğru bir yaklaşım olarak görmüyor. Hatta bunu bir hakaret olarak algılıyor, bir mücadeleye girişiyor.”

Öğrencinin zekâsını daha çok bu baskıları kırmaya yönelik çalıştığını dile getirerek sözlerine son verdi.

 

Kaynak :
Baraj Gazetesi

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: