Gerger kanyonu: Adıyaman’ın Gerger ilçe sınırları içerisinde yer alan Fırat Nehri’nin Atatürk Baraj Göleti ile birleşme noktasında buklunuyor. Bünyesinde birçok kanyon ve güzellikleri barındıran Gerger Kanyonları tekne turlarının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Gerger Üçkaya Taraksu köyüne gezi teknesiyle didenlerin çoğunluığunu doğa severler ve fotoğrafçılar oluşturuyor. 2014 yılında turizme açılan Gerger Kanyonu farklı büyüklüklerdeki sarp kanyon duvarlarıyla trekking turlarının en sevilen adreslerinden biri konumunda (adiyaman.gov.tr)
KEMALİYE TAŞ YOLU.
Dünyanın sayılı kanyonları arasında bulunuyor. Erzincan - Kemaliye' de , Fırat vadisindeki Karanlık kanyon boyunca devam eden ve 10 km. uzunluğu olan yol. Güzergahta irili ufaklı 45 tünel , çok sayıda keskin viraj ve uçurumlar yer alıyor. Tüneller , tamamen kayalardan oluşuyor , beton duvar yok. Yol , Divriği' yi Kemaliye'ye ( Eğin ) bağlıyor. Yoldan ağır vasıtalar geçemiyor , otomobil ve minibüsler geçebiliyor... Tarihi kayıtlara göre, 1870 yılında toplamda 38 kişi ile başlanıp 132 yıl süren ve iş makinası olmadan sadece kazma kürek ile bu yollar tüneller açılmış. Kanyonun uzunluğu 14 kilometre, derinliği ise 180 metreye kadar ulaşıyor. Karanlık Kanyon, dünyanın en derin ve en büyük kanyonları arasında 2. sırada yer almaktadır.
Karanlık Su vadisine dik inen Karanlık Kanyon’dan Sandık köyünden Fırat ırmağı yatağına kadar inen “canyoning” sporuna elverişli bu vadi ayrı bir güzellik katmaktadır. Kanoculara göre, burası Avrupanın en iyi 10 rotası arasında yer alıyor. (iletisim.gov.tr)
KARALEYLEK KANYONU
Kanyon, Elazığ’ın Baskil ilçesi Kumlutarla köyü sınırları içerisinde, Fırat Nehri kıyısında bulunuyor. Kanyondaki doğa harikası mağara ve kayalık alanlar, dünyada sayılarının 10-15 bin çift olduğu tahmin edilen “Kara Leylek” göçmen kuşlarının bir kısmına yaz aylarında ev sahipliği yapıyor. Kumlutarla köyünün 2 km kuzeyinden başlayan Kanyon, Fırat Nehri boyunca yaklaşık 3 km boyunca uzanıyor. Tektonik hareketlere bağlı olarak yükselen bu alan Malatya havzasının çökmesinin de etkisiyle Fırat Nehri’nin derine aşındırmasına bağlı olarak oluşmuş. Sahadaki tektonik yükselmenin ve akarsuyun derine aşındırmasının hızlı gerçekleşmesi ve bölgedeki hakim kayaç ve tabaka yapısının uygunluğuna da bağlı olarak dik yamaçlar halinde bir kanyon özelliği kazanmasını sağlamıştır. Karaleylek Kanyonu’nun dik yamaçlarında oluşan mağara sistemleri daha çok buradaki kayaç ve tabaka yapısının kolay aşınımına bağlı doğal mağara oluşumlarıdır. Ancak bu mağara oluşumlarının tarih içerisinde insanlar tarafından yoğun olarak kullanıldığı görülmektedir. Bu mağara yerleşmelerinden Fırat Vadisi’ne inen kayalara oyularak yapılmış merdiven sistemleri bu yerleşmenin göstergesidir.
Karaleylek Kanyonu’nda mağaraların ağız kısımları genellikle Fırat Nehri’ne dönüktür. Bu mağaraların en önemlisi ise Tepesidelik Mağarası’dır. Mağaranın tepe kısmındaki orta bölümün çökmesi ile giriş kısmı doğal bir köprü oluşturmuştur. Mağara içerisinde tavandan akan bir tatlı su kaynağı da mevcuttur.
Kanyona ulaşım Fırat Nehri üzerinden teknelerle sağlanmaktadır. Ayrıca Baskil ilçe merkezinden 45 km uzaklıktaki Kumlutarla köyünden yaklaşık 15 - 20 dakika yürüyerek bu kanyonun üst sırt tarafına ulaşılabilir. (elazig.ktb.gov.tr)
HABEŞ KANYONU
Araban ilçesine bağlı Köklüce (Ardıl) Kırsal Mahallesi’ndeki Ardıl Çayı deresinden Araban ovasının ortasından geçerek Fırat nehriyle birleşen nehir kıyısındaki Habeş Kanyonu, Birecik Barajı sularının yükselmesinden dolayı kanyonun içinden akan su 5-6 metre boyunca yükseldi. İlçeye bağlı Hisar kırsal mahallesinden Habeş Kanyonu’nun Fırat nehriyle birleştiği uç bölgesine yürüyünce, en yüksek noktasından kanyonun doğal güzelliklerinin tümü görülebilir. Derenin kenarlarında meşe, melengiç, dikenli meşe ve çınar ağaçları yer alan kanyon, bölgenin doğal güzelliklerini yansıtıyor.
8 bin 651 metre uzunluğundaki Habeş Kanyonu Rum Kale'den sonra doğa ve dağcılık sporcuları ile turistlerin ilgi odağı olmaya aday, ülkemizin saklı cennetlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Turizm rehberlerine göre, bu güzergâh üzerinde Roma döneminden kalma eserler, mağaralar bulunuyor ve doğa sporları açısından çok ideal bir yer. (gaziantep.bel.tr)
TAKORAN VADİSİ
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine 40 kilometre uzaklıkta bulunan Takoran Vadisi, yaklaşık 40 kilometre uzunluğa sahip. Benzersiz doğasıyla dikkat çeken vadi, su altında da mağara, taş köprü ve kilise gibi tarihi eserler barındırıyor. Vadi, zengin bitki örtüsü, kanyonu, kaya mezarları ve tarihi yapılarıyla bölge halkı tarafından ''saklı cennet'' olarak anılıyor. Fırat Nehri'nin oluşturduğu vadiye tekne ile ulaşım sağlanabiliyor. Bölgeyi ziyaret eden doğaseverler tüm güzelliklerine tanık olmak için en çok bu tekne turlarını tercih ediyor. Coğrafi yapının farklılık gösterdiği bölgede, 800 metreden aşağı inildiğinde bambaşka bir coğrafya sizi karşılıyor. Doğal bitki örtüsü, yemyeşil alanları ile vadi, her açıdan eşsiz manzaralara ev sahipliği yapıyor. (siverek.bel.tr)
TİMSAH KANYONU
Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde bulunan ve adını bölgedeki kayaların şekillerinin timsaha benzemesinden alan Timsah Kanyonu, doğal güzelliği ve ilginç kaya oluşumlarıyla dünyanın dikkatini çekiyor.
Dicle İlçesi Taşağıl Mahallesi’nde bulunan Timsah Kanyonu, görsel olarak büyüleyici ve coğrafi açıdan etkileyici bir doğa harikası olarak görenleri büyülüyor.
Keşfedilmesiyle son yıllarda daha fazla ilgi görmeye başlayan kanyon, bir cazibe merkezi haline geldi. Timsah Kanyonu’nun adı, doğal kaya oluşumlarının zamanla erozyona uğrayıp şekil değiştirerek bir timsahın kafasını andırmasından kaynaklanıyor. Kanyonun içinde yer alan bazı kayalar, derin oyukları ile bir timsahın şekline benzeyen silüetler oluşturur.
Dicle Nehri’nin bir kolu tarafından şekillendirilmiş derin vadiler, kayalık alanlar ve ilginç kaya oluşumlarından meydana gelen Timsah Kanyonunun iç kısımları, özellikle kayalar ve duvarlar açısından oldukça dikkat çekicidir. Kanyonun ortasında, büyük ve kayalık alanlar boyunca inişli çıkışlı bir zemin bulunur. Burada yer alan kayalar, zamanla meydana gelen erozyon ve diğer doğal süreçler sayesinde kendiliğinden şekil almış ve birçok noktada, insan gözünde canlı hayvan figürlerine benzeyen yapılar ortaya çıkarmış. Bu figürlerden en dikkat çekeni timsahı andıran kayalardır. Timsah Kanyonu, yalnızca görsel güzellikleriyle değil, aynı zamanda zengin biyolojik çeşitliliğiyle de dikkat çekiyor. Bu bölge, birçok farklı bitki türüne ve yerel yaban hayvanlarına ev sahipliği yapmıyor. Özellikle kuş gözlemciliği yapanlar için bu bölge oldukça önemlidir, çünkü Timsah Kanyonu çevresindeki kayalık alanlar ve bitki örtüsü, çeşitli kuş türlerinin yuvalama ve yaşam alanı sağlıyor. (guneydoguekspres.com)
Yorumlar
Kalan Karakter: