Şanlıurfa'nın Bozova ilçesinde, 15 yaşındaki bir çocuğa yönelik cinsel nitelikli ağır şiddet ve eziyet suçu STK'lar tarafından protesto edildi.
Bozova Meydanındaki basın açıklamasına Urfa Barosu, İnsan Hakları Derneği Urfa Şubesi, Özgürlük için Hukukçular Derneği Urfa Şubesi destek verdi.
Açıklamada, 14 Kasım 2025 tarihinde Şanlıurfa'nın Bozova ilçesinde bir marangoz atölyesinde çalışan 15 yaşındaki çocuğun, iş yerinde bulunan kişi ya da kişiler tarafından hava kompresörü ile makatına hava sıkılması sonucu hayatını kaybettiği anımsatılarak olayın sadece bir kişi üzerinden değerlendirilmesi ve soruşturmanın derinleştirilmemesi eleştirildi.
Açıklamada şöyle denildi:
"Olayın hemen ardından başlatılan soruşturmada olay yerinde birçok kişi olmasına rağmen yalnızca bir kişi şüpheli olarak gözaltına alınmış ve o şüpheli tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edilmiş; ancak mahkemece serbest bırakılmıştır.
Kamuoyunun güçlü tepkisi üzerine aynı şüpheli hakkında yeniden tutuklama kararı verilmiş ve şüpheli bu kez Gaziantep’te tutuklanmıştır.
Soruşturmanın ilk aşamalarındaki bu tutarsızlıklar, sürecin eksik, özensiz ve çocuk haklarına ilişkin yükümlülüklerle bağdaşmayan bir şekilde yürütüldüğünü açıkça göstermektedir.
Olayın yalnızca bir kişi üzerinden değerlendirilmesi, diğer sorumluların araştırılmaması ve soruşturmanın derinleştirilmemesi kabul edilemez bir durumdur.
Bu nitelikteki suçlarda etkili, hızlı ve çocuğun üstün yararını temel alan bir soruşturma yürütülmesi zorunludur. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, devlet kurumlarına çocukların fiziksel, ruhsal ve bedensel bütünlüğünü koruma konusunda açık ve bağlayıcı sorumluluklar yüklemektedir. Ancak yaşanan bu olay, ilgili kurumların çocukları koruma konusundaki yükümlülüklerini gerektiği gibi yerine getirmediğini göstermektedir.

Ağır sanayi işlerinde çocuk işçi çalıştırılmasına göz yumulması, denetim eksiklikleri, kayıt dışı istihdamın yaygınlığı ve cezasızlık politikalarının sürmesi; hem Bozova’daki vahim saldırının hem de benzeri birçok istismar vakasının zeminini oluşturmaktadır.
Çocukların korunmasına ilişkin sorunlar, yalnızca ceza artırımı tartışmalarıyla sınırlı görülemez; mesele yapısal bir çocuk hakları sorunudur.
Bu nedenle Bozova’daki olayın tüm yönleriyle, tüm sorumluları kapsayacak biçimde ve hiçbir şüpheye yer bırakmayacak hassasiyetle yürütülmesi gerekmektedir.
Soruşturmanın genişletilmesi, sorumlu tüm kişilerin ortaya çıkarılması ve sürecin şeffaf şekilde ilerletilmesi, hem adaletin sağlanması hem de benzer olayların önlenmesi için zorunludur.
Bizler; çocukların güvenliği, sağlığı ve yaşam hakkının korunmasının yalnızca hukuki bir yükümlülük değil, toplumun ortak sorumluluğu olduğuna inanıyoruz.
Bozova’da yaşanan bu insanlık dışı saldırının takipçisi olacağımızı, sürecin tüm aşamalarında çocuğun üstün yararını savunmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz."
Yorumlar
Kalan Karakter: