Şanlıurfa Canlı Hayvan Pazarı Derneği Başkanı İzzet Çiftçi, kuraklık ve 'ŞAP' hastalığı nedeniyle süt ve et üretiminde ciddi düşüşler yaşandığını, birçok üreticinin hayvan kaybı ve nakit akışındaki bozulma nedeniyle borçlarını ödemekte zorlandığını belirterek, hükümetten destek beklediklerini söyledi.
Besicilerin borçlarını ödemeleri, kesime göndermemeleri ve üretime teşvik edilebilmeleri amacıyla Cumhurbaşkanlığınca bir kararname çıkarılması gerektiğine vurgu yapan Çiftçi, Ziraat Bankası’nın şap hastalığı tespit edilen üreticileri kapsayacak yeni bir destek paketi çıkarılmasını önerdi.
KÜÇÜKBAŞ BESİ OSB'LERİ KURULMALI
Kuraklık ve Şap hastalığının hayvancılık sektörüne olan olumsuz yansımalarına değinen İzzet Çiftçi, mevcut sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin şunları kaydetti:
''Son yıllarda yaşanan kuraklık nedeniyle mera ve yaylım alanları tamamen çölleşmiş durumda. Şanlıurfa'da hayvancılığın canlandırılması, küçükbaş hayvancılığın teşvik edilmesine bağlı. Et üretiminin arttırılması konusunda Şanlıurfamız gerekli potansiyele sahiptir. Yeter ki sürdürülebilir, doğru planlamayla gerekli destek sağlansın.
Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Hayvan Sağlığı Genel Müdürlüğünce hazırlanan raporlar, topluca hayvan beslenmesi ve hayvan sirkülasyonunun şap hastalığına sebep olduğu yönündeki iddiaları çürütmektedir. Dağın ucundaki köy içi, şehir içi yaylada, birbirinden uzak yerde olan hayvan da bu hastalığa yakalanmıştır.
Aslında küçükbaş Besyo OSB‘lerin kurulması hayvan sağlığı sirkülasyonu ve beslenme açısından sağlıklı bir yöntemdir.

HAYVAN BORSALARI RUHSATLANDIRILMALI
Ayrıca Türkiye’deki bütün hayvan borsaları ruhsat altına alınmalı ve bu konuda kanuni düzenleme yapılmalıdır. Ülkemizde özellikle Doğu ve Güneydoğu’da, İç Anadolu bölgesinde yüzde 85’e varan Hayvan Pazarları ruhsatsız olup sağlıksız hayvan girişleri yapılmaktadır. Ruhsat olmadığından dolayı Tarım ve Orman İl Müdürlükleri ve Belediye bünyesinde çalışanlarla bu pazarların kontrolü mümkün değildir.
Bütün Hayvan Borsalarına Veteriner atanması lazım.
Çiftçilerin ve besicilerin kredi borçları için tanınan vade süreleri en az 18 ay uzatılmalıdır. Mevcut hayvanların ihtiyaçları için ilave işletme kredisi tanımlanmalıdır.
Kaybedilen hayvanların yerine yenilerinin temini için uzun vadeli yatırım kredisi verilmelidir. Don afeti yaşayan çiftçilere yapıldığı gibi TARSİM sigortası olmayan çiftçilerin kayıpları hazine tarafından devlet desteği verilerek karşılanmalıdır.
Şap hastalığından dolayı ekonomik kayıplar yaşayan besicilere ilave destek ödemesi yapılmalıdır.

BESİCİ PARA KAZANAMAZSA SEKTÖRDEN ÇEKİLİR
Buradan Bakanlığa çağrımızdır; hayvancılık sektörü can çekişiyor. Bu gidişle Türkiye’de hayvan varlığı kalmayacak ve insanlar da, para kazanamadığı için sektörden çekilecek.
Sürekli ithal hayvan baskısıyla ihtiyacı gidermek mümkün değildir.. İthalata on milyarlarca dolar gidiyor. Bu kaynağı kendi besicimize, çiftçimize ayırsaydık bugün bu hallere düşmezdik''
(Güncellendi)
Yorumlar
Kalan Karakter: